Diyarbakır Dicle Üniversitesi Akademisyenlerinden Prof. Dr. Kenan Haspolat'ın çalışmaları, Hz. İbrahim, Hz. Nuh ve Zülkarneyn gibi önemli dini ve tarihi figürlerin Diyarbakır ve çevresiyle olan güçlü bağlarını ortaya koyuyor.
Hz. İbrahim'in doğum yerinin Ur şehri olduğunu kaydeden Haspolat, bunun da Diyarbakır yakınlarında olduğunu kaydetti.
Prof. Haspolat, tarihi ve coğrafi verileri inceleyerek bu olasılığı güçlendirdiği araştırmasında şu ifadelere yer veriyor:
''Hz. İbrahim'in Ergani ilçesiyle bağlantısı, Elazığ'da bulunan babası Azer'in mezarı ve kız kardeşi Hacıhan'ın türbesi gibi bulgularla destekleniyor. Hilar mağaralarındaki ay ve yıldız resimleri, Hz. İbrahim dönemindeki inanç sistemlerine ışık tutuyor. Ayrıca, Diyarbakır'ın adının Hz. İbrahim'in torunu Amid'den gelmesi, bu ilişkiyi daha da kuvvetlendiriyor.''
''NUH'UN GEMİSİ DİYARBAKIR'DA''
Haspolat, Hz. Nuh'un gemisinin Cudi Dağı'na oturduğunu belirterek, çalışmasında şöyle devam ediyor:
''Hz. Nuh’un kabri Cizre’dedir. Ancak Nuh’un gemisinin ise Cudi Dağında olduğunu biliyoruz. Cizre yakınlarında Cudi Dağı olmakla beraber Cudi Dağının yeri hakkında çok farklı söylemler vardır. Suudi Arabistan, Musul, Şanlıurfa, Amid, Kuzey Mezopotamya gibi.
Konu Amid olunca Diyarbakır’daki Cudi dağı nerededir? sorusu akla geliyor.
Eğil baraj havzasında sudan yaklaşık 200 metre yukarıdaki mağaralar Nuh tufanı sonra su erozyonuyla oluşan mağaralardır.
NUH'UN GEMİSİ NEREDEN GEÇTİ ?
Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden konuyla ilgili uzman, Doç. Dr. Fuat Toprak’a bu mağaraların ne olduğu sordum. Su erozyonu sonrası olabileceğini ifade etti. Sümer topraklarında tıkanma olunca su membaına doğru geriye dönüş yapacak ve suyun seviyesi yükselecektir.
Yükselen su da erozyon yaparak mağara oluşumuna neden olacaktır. Gemi de haliyle Sümer topraklarından geriye doğru gelerek suyun doğuş kaynağı olan Birkleyn mağaraları ve Kralkızı mağaralarına doğru gelecek ve orada bir mekan da kalacaktır.
Eğil baraj havzası Hz. Nuh’un gemisinin geçtiği güzergâhtadır.''
ZÜLKARNEYN VE ERGANİ
Zülkarneyn'in, Kur'an'da adı geçen gizemli hükümdarın, Diyarbakır'la nasıl bir bağlantıya sahip olduğunu da araştıran Haspolat, şöyle devam etti:
''Ergani'nin eski isimlerinden birinin Zülkarneyn olması ve bu bölgede bulunan demir ve bakır madenlerinin, Kur'an'da bahsedilen Zülkarneyn seddinin yapımını çağrıştırması gibi ilginç noktalar dikkat çekiyor. Zalimlere karşı mücadele veren Pers kralı Kuroş'un, Ergani'yi merkez yapmış olabileceği ihtimali de bu tezi destekliyor.
Haspolat, bu araştırmaların, Diyarbakır'ın sadece peygamberler şehri değil, aynı zamanda güçlü hükümdarların da izlerini taşıyan önemli bir merkez olduğunu gösterdiğini ifade ederek, ''bu yeni bilgiler, Diyarbakır'ın tarihi ve kültürel mirasına olan ilgiyi daha da artıracak ve turizm potansiyelini güçlendirecektir.'' dedi.
