Diyarbakır’ın kadim topraklarında gün yüzüne çıkan antik kalıntılar, şehrin tarihî kimliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Lice ilçesinde yer alan Dakyanus Antik Kenti ile Ergani’deki Hilar Mağaraları, mimarisi ve tarihsel bağlamıyla Efes Antik Kenti’ni andıran bir arkeolojik zenginliğe ev sahipliği yapıyor.

LİCE’DEKİ DAKYANUS ANTİK KENTİ: UNUTULMUŞ BİR EFES Mİ?

Lice ilçesine yaklaşık 18 kilometre uzaklıkta, Fis Ovası’na hâkim bir tepede yer alan Dakyanus Antik Kenti, hem İslam hem de Hristiyan kaynaklarında yer bulan Ashab-ı Kehf (Yedi Uyurlar) anlatısıyla ilişkilendiriliyor.

Rivayete göre, bu olay Roma İmparatoru Decius (Dakyanus) döneminde (MS 250 civarı) geçiyor.

Tarihî kaynaklar arasında ünlü Kur’an müfessiri Fahreddin Razi, bu bölgeye "Efsus" adını verirken, bazı Batılı tarihçiler bu adın Ephesus (Efes) ile ilişkili olabileceğini öne sürüyor. Bu benzerlik, bölgedeki kalıntıların görkemini ve tarihî önemini bir kez daha gündeme getiriyor.

Antik kentteki yapı kalıntıları arasında Roma dönemi mimarisine özgü sütun başlıkları, taş temeller, ve surlarla çevrili alanlar dikkati çekiyor.

Ünlü seyyah Evliya Çelebi, bu yapıları "Takyanus eserleri" olarak nitelendirirken, tarihçiler bu ismin aslında İmparator Decius’a atıfla halk arasında zamanla dönüşmüş bir ifade olduğunu belirtiyor.

HİLAR MAĞARALARI: ROMA DÖNEMİNE AİT BİR KAYA NEKROPOLÜ

Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde yer alan Hilar Mağaraları, çok katmanlı geçmişiyle hem tarih öncesi hem de Roma dönemine ait izler taşıyor. Çayönü yerleşimine yakın konumdaki bu kaya yerleşimi, özellikle Roma döneminde nekropol (mezarlık kompleksi) olarak kullanılmıştır.

Mağaralarda bulunan zindanlar, gözetleme kuleleri, hamamlar, ve taş oyma lahitler, bölgenin gelişmiş bir yerleşim düzenine sahip olduğunu gösteriyor. Özellikle arcosolia adı verilen kemerli mezar odaları ve dromos geçitleri, Roma mezar mimarisinin en belirgin örneklerini yansıtıyor.

Kayalıkların zirvesindeki akropol, Hellenistik ve Roma etkilerini bir arada barındıran bir iç kale olarak dikkat çekiyor. Yüzden fazla mezar yapısıyla Hilar, Roma döneminin doğudaki önemli mezar merkezlerinden biri olabilir.

EFES BENZETMESİ TESADÜF MÜ?

Diyarbakır’ın bu iki önemli antik bölgesi, hem mimari izler hem de tarihî arka plan bakımından Efes Antik Kenti’yle kıyaslanabilecek zenginliğe sahip. Özellikle Lice’deki Dakyanus Antik Kenti’nin “Efsus” adıyla anılması ve Ashab-ı Kehf anlatısıyla ilişkilendirilmesi, bu benzetmeyi güçlendiriyor.

Bölge halkı tarafından uzun süredir bilinen bu alanlar, günümüzde arkeologların ve tarihçilerin de dikkatini çekmeye devam ediyor.

Kazı ve araştırmaların artırılmasıyla birlikte, Diyarbakır’ın bu “gizli Efes”inin dünya tarih sahnesinde hak ettiği yeri alması bekleniyor.

KÜLTÜREL TURİZME AÇILMASI BEKLENİYOR

Diyarbakır’da kavşakta tehlike
Diyarbakır’da kavşakta tehlike
İçeriği Görüntüle

Diyarbakır’ın Lice ve Ergani ilçelerinde yer alan bu antik alanlar, yalnızca bilimsel değil aynı zamanda kültürel ve turistik açıdan da büyük bir potansiyel taşıyor. Bölgenin tarihî zenginliğinin gün yüzüne çıkarılması, kente gelen ziyaretçilere farklı bir kültürel deneyim sunacak.

Bu iki kadim yerleşimin, Türkiye’nin kültürel mirası içindeki yerini daha güçlü bir şekilde alması için hem yerel hem de ulusal düzeyde koruma ve tanıtım çalışmalarına ihtiyaç duyuluyor.

Muhabir: NAZMİ KAHRAMAN