Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Dairesi Başkanlığı tarafından Kürt sorununun çözüm sürecinde engellilerin ekonomik, sosyal ve siyasal yaşama katılımını teşvik etmek amacıyla düzenlenen “Engelliler İçin Barış ve Demokratik Toplum Arayışı Konferansı” Çand Amed Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Konferansa, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile engelli yurttaşlar katıldı.
Eş Başkan Hatun: Çalışmamız Türkiye’ye emsal olabilecek düzeyde
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Doğan Hatun, konferansın açılışında “Hepinizi Amed Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları ve yönetimi adına saygıyla, sevgiyle selamlıyorum” diyerek başladı. Bugün burada engelliler için barış ve demokratik toplum arayışı için bir buluşma gerçekleştirdiklerini kaydeden Eş Başkan Hatun, Kürt sorunun çözümüne ilişkin 27 Şubat’ta yapılan çağrıya dikkat çekti.
Kentlerin gelişiminden, oluşumundan yaşamın şekillenmesine kadar engellilerin görmezden gelindiğini belirten Eş Başkan Hatun, “Bizim partimizin 2018’de başlattığı bir engelli manifesto süreci var. Şu an seçimlerde kazandığımız bütün yerel yönetimlerde bu manifestoyu, bu deklarasyonu ve seçim beyanımızda halkımıza verdiğimiz güçlü sözleri bir bir yaşamsallaştırma çalışmaları içerisindeyiz. Biliyorsunuz, bu süreçte üç büyük şehirde, bölgemizde ve Türkiye’de de emsal olabilecek bir Engelli Daire Başkanlığı kurduk. Maalesef Van ve Mardin’nde, kayyım atamasından kaynaklı bu süreç biraz askıya alındı gibi görünse de Amed’in mevcut çalışması bütün Türkiye’ye emsal olabilecek düzeyde” dedi.
‘İşaret dili için Meclis’e çağrıda bulunuyoruz’
Barış süreci de her insanın kendini yenilemesiyle toplumsal inşayı getirebileceğini ifade eden Eş Başkan Hatun, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu inşa süreçleri sadece sözlü siyasi partilerin veyahut ilgili kurumların söylemleriyle değil toplumun her bir bireyinin bu sürece destek vererek, kendini yenileyerek, kendini inşa ederek olabileceğinin öngörüsüyle yaşıyoruz. Bizim de en azından şimdilik anayasa tartışmaları yürütürken tıpkı anadilimiz gibi işaret dilinin de Meclis’te temel bir hak olarak tartışılmasını talep ediyoruz. Hepinizin aracılığıyla hep birlikte bir sesle buradan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bir çağrıda bulunmak istiyoruz. Anayasa değişikliği ile aynı zamanda işaret dilinin de bir ana dil olduğunu ve bunun güvenceye alınmasını talep ediyoruz.”
