UNESCO Dünya Mirası: Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzaj Alanı” başlıklı toplantı Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nda (DTSO) gerçekleşti. Katılımcılar arasında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun’un yanı sıra, eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, DİTAM yöneticileri, akademisyenler ve sivil toplum temsilcileri de yer aldı.

Toplantının moderatörlüğünü arkeolog Nevin Soyukaya üstlenirken, Eş Başkan Serra Bucak da “Alan yönetiminde kurumsal yetki ve uygulama sorunları” başlıklı sunumuyla katkı sundu.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak, süreçte yaşanan yetki karmaşasına dikkat çekerek, “Kimin ne yaptığı belli değil. Taş üstüne taş koymak yerine hafızamız yok oldu. Hevsel Bahçeleri ve Diyarbakır Surları’na sahip çıkmak, sadece tarihsel bir sorumluluk değil, aynı zamanda kültürel, toplumsal ve kimlik mücadelesinin bir parçasıdı.'' dedi.

2005’te yürürlüğe giren alan yönetimi yönetmeliğine atıfta bulunan Bucak, “Yasaya göre kentsel sit alanlarında yerel yönetimler yetkilidir. Ancak geldiğimiz noktada bu yetki fiilen yok sayılıyor. UNESCO’ya giriş süreci dahi yerel katılım olmadan yönetildi. Oysa bu şehirde yaşayan herkesin temsil hakkı vardır” ifadelerini kullandı.

“Kenti yönetenler bile alandan çekiliyor”

Diyarbakır'da işgale belediye müdahale etti
Diyarbakır'da işgale belediye müdahale etti
İçeriği Görüntüle

Eş Başkan Bucak, Sur içinde yapılan restorasyon çalışmalarında büyük bütçeler harcanmasına rağmen sonuçların iç açıcı olmadığını vurguladı:

“Kötü işler ortaya çıktığında kimse alanda yok. Herkes sorumluluktan kaçıyor. Yerel yönetim olarak, halkın iradesini ve mirasını koruyacak gücümüz kırılmak isteniyor.”

“Tahir Elçi’yi, hafızayı, mirası birlikte kaybettik”

Bucak, 2015’te Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin Dört Ayaklı Minare önünde yaptığı “Bu kadim kentte kültürel mirasa sahip çıkalım” çağrısından dakikalar sonra katledilmesini hatırlatarak, “Biz sadece taşları değil, insanlarımızı da yitirdik. Bu süreçte yaşanan her şey çok katmanlı acıların ifadesidir” dedi.

“Yerel yönetimler öncülük etmeli”

Bucak, yerel yönetimlerin UNESCO alan yönetim planını yeniden oluşturması gerektiğini vurgulayarak, şöyle dedi;

''Sur içinin 8 yıllık özeti yetki karmaşasıdır. Sorumluluğun kimde olduğunun bilinmediği bir karmaşa, kötü bir iş varsa herkesin alandan çekildiği ve sahip çıkmadığı, orta yerde bir işin kaldığı, orta yerde işte mimari açıdan sit alanı açısından, restorasyon açısından, hiçbir şeye sahip çıkılmadığı, müthiş bütçelerin harcandığı ama kötü işler ortaya çıktığında da kimsenin alanda olmadığı bir süreçle karşı karşıyayız. Hakikaten bu çok sıkıntılı bir durum. Bizim yerel yönetimler açısından da çok sıkıntıya düştüğümüz bir durum. Ne için? Çünkü bu kentte yerel yönetimlerin gücüne, yetki ve sorumluluk hakkına çünkü bu hak sadece yerel yönetimlerin o binanın değildir. Bu kentin yurttaşlarının hepsi bu sorumluluğu, bu yetkiyi, aslında belediye, yerel yönetimler eliyle temsil etmektedir ve sürdürmektedir.

Muhabir: ÖZGÜR AYAYDIN