Özel Öğretmenler Sendikası, memur maaşlarına dair Milli Egemenlik Parkı’nda açıklama yaptı. Meclis’in Çankaya kapısının yakınında bulunan parkta “Taban maaş hakkımızı istiyoruz” talebiyle gerçekleştirilen açıklamada, “Yasayı uygula ücretleri eşitle”, “Bizden çalınanı geri istiyoruz” pankartları taşındı.
Açıklamayı yapan Özel Öğretmenler Sendikası Ankara Temsilcisi Ceylan Mercan Korkmaz, özel öğretim kurumlarında çalışan eğitim emekçilerinin asgari ücretin altında ücrete mahkum edildiğini belirtti. Korkmaz, “Bu ücretlerle kamudaki dengi çalışan meslektaşlarımızın iki üç katı derse giriyoruz. Bu da yetmez gibi ücret karşılıkları olmaksızın zorla yazılan etüt ve özel dersleri yapıyor; haftada iki, kimi zaman üç kez nöbet tutmak zorunda bırakılıyoruz. 12 aylık iş sözleşmeleri bizi mevsimlik işçi statüsüne düşürüyor” ifadelerini kullandı.
‘Sorumlu milli eğitim bakanlığı’
Bizzat Millî Eğitim Bakanı tarafından soluksuz bırakılmak istendiklerini söyleyen Korkmaz, “Boğazımıza yapışan ve bizi iliğimize kadar sömürmek isteyen sermayenin türlü hukuksuzluklarına karşı en sorumlu kurum olarak kılı kıpırdamayan Millî Eğitim Bakanlığı’dır. Bakanlığı en üst derecede temsil eden Sayın Bakan Yusuf Tekin, çıktığı her kanalda patronları sahiplenici tavır takınmaktadır. Bundan dolayı özel sektör eğitim emekçileri bu fiziksel, maddi sıkıntılarının yanında bir de psikolojik travmalarla boğuşup derin düş kırıklıklarına boğuluyor” diye belirtti.
'Mesleğin onuru için direniyoruz’
Ellerinden çalınan taban maaş haklarını istediklerinin altını çizen Korkmaz, şöyle devam etti: “Bu hak 5 bin 580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 9. Madde 2. fıkrasında 2014’e kadar var olan bir hükümdür. Taban maaş hakkımız, patronların isteği ve Meclis’teki yasa yapıcıların kararıyla bir gecede elimizden çalındı. Bunun sonucu olarak bugün ataması yapılmayan yüz binlerce eğitim emekçisi, tabanda yığılarak özel öğretim kurumu sahiplerinin ücretli köleleri haline getirilmiştir. Bugün Ankara’da, Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde bir araya gelen özel sektör eğitim emekçileri, çiğnenen öğretmenlik meslek onurunu hak ettiği yere getirmek için buradadır. Eğitimin sermayeye emanet edilmesi ve sermayenin yaptığı tüm hukuksuzlukların, usulsüzlüklerin görmezden gelinmesi, denetlenmemesi Millî Eğitim Bakanlığı adına bir kara lekedir. Bugün insanca yaşamak için burada, bir aradayız. Bugün bizi görmezden gelip patronları muhatap görenlere ‘Türkiye’nin dört bir yanından öğretmenler geldi, siz neredesiniz?’ diye sormak için buradayız. Eğitimi tüccarların, müteahhitlerin, mafyanın elinden çekip almak için buradayız.”