Fizik dünyasında büyük heyecan yaratan müonun manyetik kıvrımı üzerine yürütülen en hassas deney sonunda sonuçlandı.

ABD’deki Fermilab laboratuvarında yapılan Muon g-2 deneyinde elde edilen son veriler, 20 yıldır süren tartışmalara netlik kazandırdı. Ancak sonuçlar, fizikçilerin umduğu gibi “yeni fizik” sinyalleri yerine, Standart Model'le büyük oranda uyum gösterdi.

Jüpiter bir zamanlar bambaşkaymış!
Jüpiter bir zamanlar bambaşkaymış!
İçeriği Görüntüle

Araştırmacılar, müonun elektrona benzeyen, fakat 207 kat daha ağır bir parçacık olduğunu belirterek, şöyle dedi:

''Manyetik alan içindeki davranışı “g-faktörü” ile tanımlanıyor. Kuramsal olarak bu değerin 2’ye çok yakın olması bekleniyor. Ancak müonun g-faktörü 2’nin biraz üzerinde ölçüldü: 0,001165920705. Üstelik bu ölçüm, milyarda 127 parçalık hata payıyla yapıldı.

Bu değer, teorik hesaplamalarla da büyük ölçüde örtüşüyor. Müon g-2 Teori Girişimi’nin son tahmini ise 0,00116592033. Aradaki fark o kadar küçük ki, bu alanda heyecanla beklenen 'gizli parçacıklar' ya da 'karanlık fotonlar''' gibi yeni fizik teorileri için pek alan kalmıyor.''

Araştırmacılar, yine de fizikçilerin umudunu kesmediğini, müonun kütlesi sayesinde kuantum dalgalanmalara karşı oldukça hassas olduğunu ifade ederek, ''Henüz gözlemlenemeyen bazı sanal parçacıklar, bu ince farkın kaynağı olabilir'' dedi.

Fermilab'daki altı yıllık deney sürecinin ardından gelen bu sonucun, müonun davranışının düşünülenden daha iyi anlaşıldığını kaydeden bilim insanları, şöyle dedi:

''Ancak hâlâ evrenin sırlarını tam anlamıyla çözdüğümüz söylenemez. Karanlık madde, yerçekimi ve diğer bilinmeyenler için yeni arayışlar devam ediyor.

Şimdilik müonun gizemi çözüldü gibi görünse de, fizik dünyası yeni sorulara hazırlanıyor.''

Kaynak: Live Sience