Unvanları ve Yaşamı... İntrakraniyal anevrizma ameliyatlarında kullanılan ve adıyla özdeşleşmiş "Yaşargil klip"leri.

Mikrosinir cerrahisinin kurucusu olan Gazi Yaşargil "Beyin ve Sinir Cerrahı" ve "Profesör Doktor" gibi akademik unvanlarının yanında "Yüzyılın Beyin Cerrahı" unvanına sahiptir… Avrupa Nöroşirürji Derneği'nin 19 - 24 Eylül tarihleri arasında düzenlediği kongrede yine aynı derneğin onur madalyasına layık bulunan Yaşargil, bu ödüle hak kazanan ilk Türk olmuştur. Yaşargil'e ödülü, binden fazla beyin cerrahının katıldığı törenle Tivoli Kongre Merkezi'nde verilmiştir….

Harvey Cushing ile beraber 20. yüzyılın en önemli nöroşirürjisyenlerinden sayılmaktadır… 2000 yılında Cumhuriyet Gazetesi tarafından son bin yıl içinde Türk tarihinin Atatürk ve İbn Sina gibi 10 Türk büyüğünden biri olarak seçildi…

Özel yaşamı

İki kez evlenen Yaşargil'in, ilk evliliğinden Leyla ve Ceylan adında iki kızı ve Can adında oğlu bulunmaktadır. Oğluna, ismi arkadaşı Can Yücel'in hatırası nedeniyle verilmiştir…

Eşi Diane'i bir röportajında şöyle anlatmaktadır;

"Bambaşka bir İngilizdir o. Türkleri sonsuz sever, çok hoşlanır. 8 sene Avrupa Beyin Cerrahisi Hemşireleri'nin şefliğini yaptı, mesleğinde çok başarılıdır. Benim ameliyatlarımda kendi yaratışları vardır, birlikte çok iyi düet yaparız. Ne yazık ki, dünyada hâlâ hemşirenin kıymeti bilinmiyor.".

Görüşler

1976'da şair Ece Ayhan beyin ameliyatı amacıyla Zürih'e, yanına gitmiştir. Ece Ayhan'ın anlatımına göre Yaşargil, ameliyat edeceği hastayı ameliyathaneye kadar kucağında taşımaktadır. Böyle yapmasının sebebini hastasını hissetmek istemesi olduğu belirtilmektedir. Ameliyat ettiği hasta ayılır ayılmaz da ondan dilini çıkarmasını istediği, bu isteğinin sebebinin de hastanın dilini çıkarmadan önce tükürükleri temizlemek için yutkunmaya çalışmasını görmek olduğu ifade edilmektedir. Zira bu davranışın sosyal bir davranış olarak değerlendirilmesinden dolayı, bunu yapan hastasının iyi olduğu kanaatine vardığı bildirilmektedir…

Can Yücel ile beraber devlet bursu ile yurt dışına gitme hikâyesi ise yaygındır. Özellikle sosyal medyada dolaşımda olan yazılara göre; "İkili; dönemin milli eğitim bakanını, yani Hasan Ali Yücel’i ziyarete giderler ve taleplerini ifade ederler. Bakan bey iki arkadaştan birini, yani Can Yücel’i dışarı çıkarır, Gazi Yaşargil’e de kendisini gönderebileceğini fakat Can’ı gönderemeyeceğini söyler. Gönderememesine de “oğlunu yurt dışına gönderdi” dedikodularını gerekçe gösterir. Bunun üzerine Can da biriktirdiği tüm parayı arkadaşı Gazi'ye verir. Gazi yurt dışında okur ve “hocaların hocası” olur. Yıllar sonra Can Yücel kendi oğlunu, tıp fakültesinden mezun olduktan sonra arkadaşı Gazi Yaşargil'e gönderir, beyin cerrahisine katacağı bir şeyler vardır diye.". Ancak bu iddialar gerçeği yansıtmamakta olup her ikisinin de kendi imkanları ile yurt dışına gittikleri ifade edilmektedir.[20]

Can Yücel, Yaşargil'i "Beynin Piri Reisi" olarak tanımlamıştır….

Ohio, Cincinnati Üniversitesi Nöroşirürji bölümünden Prof. Dr. John M. Tew, Prof. Dr. Gazi Yaşargil'in neden nöroşirürjiye göre "Yüzyılın Adamı" seçildiğini şu şekilde ifade etmektedir;

" ...var olan makrocerrahi teknikleriyle tatmin olmayan ve Dongahy ve Krayenbühl gibi meslektaşları tarafından teşvik edilen M. Gazi Yaşargil anjiyografi gibi yeni gelişen teknolojilerden ustalıkla yararlanıp, bu teknikleri daha da ilerleterek mikrocerrahiyi geliştirdi. Mikrocerrahi tekniklerinin önünü açabilmek için, kayan mikroskop, ayarlanabilir otomatik ekartör, mikrocerrahi aletleri ve ergonomik anevrizma klip ve aplikatörleri gibi yeni aletler yarattı. Yaşargil serebrovasküler nöroşirurjide kullanılmak üzere geliştirdiği dahice mikrocerrahi teknikler sayesinde, daha önce inoperabl sayılan hastaların sonlanımını köklü bir

Medya

Yönetmenliğini Atıl İnaç'ın yaptığı ve Gazi Yaşargil'in kendi anlatımına dayanan "Master of Brains, Gazi Yasargil" adlı belgesel Mayıs 2021'de ABD'de gösterime girdi.

Devam Edecek ( İsmi birçok yere verildi)