Şah İsmail ordusunun kuşattığı Diyarbakır, posta güverciniyle gönderilen yardım çağrısıyla işgal edilemedi.

Diyarbakır'ın 1515 yılında Osmanlı topraklarına katılmasının hikayesi oldukça ilginç. Diyarbakır’ın Osmanlı topraklarına katılmasının hikayesini anlatan Diyarbakır Dicle Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yusuf Kenan Haspolat, bir güvercinin ulaştırdığı haber sonucu Diyarbakır'ın İran ordularınca işgal edilemediğini söyledi.

GÜVERCİNLE YARDIM ÇAĞRISI

Güverci̇n Uçarken

Amedspor taraftarına final maçı bilet müjdesi Amedspor taraftarına final maçı bilet müjdesi

Prof. Haspolat, Şah İsmail ve onun denetimindeki Karahan komutasında bulunan İran ordularının, Diyarbakır Kalesi'ni kuşattığını ifade ederek, kale halkının kuşatmaya karşı direndiğini, ancak açlık ve kıtlık sonucu teslim olma noktasına geldiğini anlattı.

Diyarbakır Kalesi'nden bir güvercinle gönderilen yardım çağrısına karşılık verilmesiyle Osmanlı ordusunun Bıyıklı Mehmet Paşa komutasında büyük bir ordu ile İstanbul’dan yardıma geldiğini kaydeden Haspolat, ''Bunun üzerine halk direnişe devam etmiştir. Bu ordunun Diyarbakır’a ulaşması sonrası 10 Eylül 1515’de Diyarbakır Osmanlı topraklarına katılmıştır'' dedi.

Sadrazamlık (Başbakanlık) da yapan Bıyıklı Mehmetpaşa, Diyarbakır'ı aldıktan sonra Osmanlı'nın ilk valisi olarak burada 6 yıl görev yaptı.

GÜVERCİN BAŞKENTİ; DİYARBAKIR

Güverci̇nler 1

Haspolat, Diyarbakır'ın geçmişi tarih öncesi dönemlere kadar uzanan çok eski bir yerleşim birimi olduğunu hatırlatarak, ''bu topraklar üzerinde bir çok uygarlık gelip geçmiştir. Bölgedeki güvercin kültürü de en az bu uygarlıklar kadar eskidir. 1515 yılında Osmanlı devleti topraklarına katılan Diyarbakır'ın bir güvercin başkenti olduğunu söylemek sanırım yanlış olmaz'' dedi.

Güvercinlerin eşsiz eve dönüş yeteneklerinin Roma döneminden beri bilindiğini ve posta güvercinlerinin koku duyuları sayesinde hedeflerine tam ulaşabildiklerini ifade eden Haspolat, Posta güvercinleri nereden salınırlarsa salınsınlar, barınaklarına geri dönebildiklerini söyledi.

GÜVERCİN KEBABI

G Ü V E R C İ N3

Haspolat, güvercinlerin, süs, posta ve yeme için beslendiklerini de kaydederken, kaynaklarda, Amid'in ''Güvercin Kebabı''nın meşhur olduğu yer alıyor.

Diyarbakır'ı 1612’de ziyaret eden Polonyalı gezgin Simeon  Diyarbakırlılar için seyahatnamesine şu notu düşer:

''Yemek hususunda da cömert olan bu insanlar, Lehistan hariç, İstanbul ve Halep’te dahi görmediğim bir surette mükellef sofralar kurarlar ve çok lezzetli yemekler ikram ederler. Tokat’ın paçası, Halep’in mıklası ve Harput’un çakıl ekmeği gibi Amid’in de (Diyarbakır) güvercin kebabı meşhurdur.''
 

Editör: EYYUP KAÇAR