Türkiye'de gastronomi alanında hak ettiği yerde olmayan Diyarbakır, yaptığı etkinliklerle bu alanda hızla ilerliyor.Ticaret ve Sanayi Odası, bu çalışmalar kapsamında bir grup ünlü şefi Diyarbakır'a davet etti.
Ünlü şefler Hazer Amani, Tamer Özkan, Selim Yeşilpınar ve Süleyman Demirel, kendilerine verilen Diyarbakır'ın coğrafi işaretli ürünleri Karacadağ Pirinci, Sumak, Reyan Şerbeti, Diyarbakır Mercimeği ve Örgü Peyniri ile bir birinden güzel yemekler yaptı. Yeni reçeteler ile yapılan yemekler, katılımcılardan da tam not aldı.
Şefler, Diyarbakır yöresel ürünlerinden Antakya, İstanbul ve Kıbrıs mutfağından yemekler yaparken, Diyarbakırlı şefler de yöresel yemek çeşitleri yaptı.
Şef Alaaddin Kılıç, Ayla Polat, Sema Ceylan, Şeyhmus Ddoğan, Resul Fidan, Hacı Halit, Filiz PARLAK, Çetin Nazlıcan ve Emine Avşar da, Kaburga Dolması, Hillorik Aşı, Ekşili Balık, Sumak Şerbeti, Reyhan Şerbeti, Dut Şerbeti, Diyarbakır Çöreği, Diyarbakır Bulgurlu Ekmeği, Çirvıla Yemeği, Ekşili Kuru Dolma, Mehir, Habenisk, Cimili Tatlısı, Kibe Mumbar, Meftune, Diyarbakır Ekmek Çeşitleri yaptı.
İşte şeflerin Yeni Reçete Atölyelerinde Karacadağ Pirinci, Sumak, Reyhan, Örgü Peyniri ve Diyarbakır Mercimeği kullanarak yaptığı yemekler:
"Karacadağ Pirinci, Reyhan ve Sumak ile Kuzu Etli Ekşili Pilav, Karacadağ Pirinci, Sumak, Reyhandan Baklava yufkası üzerinde kuzu tiftik, Örgü peynirli, Diyarbakır Mercimekli Püre, Örgü Peynir dolgulu Patates Köftesi, Örgü Peynirinden Şeftali Kebabı, Örgü Peynirinden Kolokas Musakkası, Örgü Peynirinden Peynir Sarması, Lice Domatesi, Örgü Peyniri, Karacadağ Pirinci ve Reyhandan Kabak Çiçeği Dolması, Lice Domatesi, Reyhan, Sumak ve Diyarbakır Mercimeğinden MUualla, Reyhandan Antakya Kısırı, Sumaktan Karpuzlu Sumaklı Sur Tatlısı, Sumaktan Cacık, Sumak ve Reyhandan Meyveli Yoğurt, Zeytinyağlı Sumaklı Kaktüs, Zeytinyağlı, Sumaklı, Karacadağ Pirinçli Kaktüs."
Etkinlikte çeşitli konuşmalar da yapıldı.
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, dah Ticaret ve Sanayi Odası olarak kullandıkları tarihi yapıyı şu anda Gastro İnovasyon Merkezi olarak değerlendirdiklerini belirterek, merkezin kurulması için yapıyı tahsis eden Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na teşekkür etti.
Farklı eğitim ve atölye programlarının düzenleneceği merkezin bir akademi gibi çalışacağını ifade eden Kaya, şöyle dedi.
"Şu anda 80 katılımcı eğitim programına katılıyor.Merkezde yöresel yemek sunum ve üretim alanları bulunuyor.50 coğrafi işaretli ürünümüz var. Bunlardan ikisini önümüzdeki hafta tanıtacağız. Eylül 2023'te burası halkımıza açık olacak. İnsanlar özellikle unutmaya yüz tutmuş bu yemekleri gelip burada yiyebilecekler. Öte yandan burası yöresel ürün satış merkezi olacak. Özellikle kırsalda ve kentte kadın kooperatiflerinin ürettiği ürünlerini buradaki satış merkezimizin üzerinden satacağız. Buradaki temel amacımız gastronominin yerel gıda üretimi, gıda üretimi zincirinin kurulması, kültürel değerlerin korunması ve sürdürülmesi ve turizmde önemli bir katma değer yaratmak."
Şefler de Diyarbakır ile ilgili düşüncelerini dile getirdi. Anadolu Aşçılar Federasyonu Başkanı Tamer Özkan, yöresel ürünlerle hazırladığı yemekleri anlattı.
Yeni reçete ile hazırladığı kahvaltıya "Günaydın Diyarbakır", öğle yemeğine "Diyarbakır usulü kaktüs", ana yemeğe ise "Güzelim Diyarbakır" ismini koyan Özkan, Diyarbakır kültürü ve mutfağının tartışılmaz olduğunu ancak bunun iyi anlatılması gerektiğini söyledi.
Doğu ve Acem kültürünü çok iyi bildiğini söyleyen Özkan, bir de çağrı yaptı:
"Herkesin Diyarbakır'ın bu son halini görmesi lazım. Buradaki mutluluğu, buradaki insanların ne kadar güzel insanlar, ne kadar kalplerinin kocaman olduğunu, sevgi dolu olduğunu görmeleri lazım. Diyarbakır'ın şu anda turist dolması lazım. Gastronomide Diyarbakır'ın önüne şu anda geçecek hiçbir şey yok. Diyarbakır da yeni yeni gastronomiyi ön plana çıkartıyor. Biz de bunların elçisiyiz. Buradaki inovasyon merkezi gençler, bayanlar için yapılmış olsa da bizim gibi kişilerin de buraya gelip Diyarbakır mutfağını anlatacak aksiyonlar yapması lazım. Bu bizim temel görevimiz.Diyarbakır mutfağı 3-5 yıl içinde Türkiye'de ses getirecek bir mutfak olacak."
Şef Hazer Amani ise Gastroturizmin önemine dikkat çekti. Son 15-20 yıldan beri Gastroturizmin dünyada büyüyen bir trend olduğunu belirten Amani, "Gastroturizme meraklı insanların gelip Diyarbakır'da bir hafta sonu 2-3 yemek yiyip geri döneceği bir hale gelmesi bence en doğrusu. Birçok şehir bunu yapıyor. Avrupa'da sadece gastroturizm ile dönen şehirler var. Bir otelinde yer bulunmuyor. Diyarbakır elinin altındaki cevherle bunu su yüzeyine eğer çıkarabilirse bu destinasyonlardan çok güzel bir tanesi olabilir. Avrupa'da San Sebastian, Barselona gibi sırf gastroturizme oynayan şehirler var."
