-444Mecliste, 2014 yılında çıkarılan bir kanun ile çok dilli eğitim verilmesinin önü açılırken, Diyarbakır’da açılmak istenen Kütçe, Türkçe ve İngilizce eğitim verecek okul, 10 yıldır yönetmeliği bekliyor.

Türkiye'de, 2014 yılında Kürtçe eğitim verilebilmesine imkan sağlayan bir kanun kabul edildi ve okulların açılabilmesine dair usullerin de Milli Eğitim Bakanlığı yönetmeliği ile belirlenmesine karar verildi.

Rudaw’da yer alan habere göre, Diyarbakır’lı Eğitimci ve Sosyolog Adnan Fırat Bayar, kanunun çıkmasından sonra Diyarbakır’da Kürtçe, Türkçe ve İngilizce eğitim veren bir okul açmak için Milli Eğitim Bakanlığına başvurdu.

Ancak, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Kurumları Genel Müdürlüğü ile yapılan yazışmalarda kendilerine okulla ilgili değil; özel kurslar, dil kursları, dil ve lehçe derslerinin açılış ve işleyişi ve denetim esasları hakkında yönetmelik sunuldu.

Aynı kuruma daha sonra yeniden dil kursu değil, okul açmak istediklerini bildirdiklerini ancak kendilerine verilen yanıtın değişmediğini ifade eden Bayar, taleplerine yönelik CİMER’e yaptıkları başvuruda da kendilerine bir yönetmelik sunulmadığını söyledi.

İsveçli gezgin 8 Nisan’da Irak’tan yola çıktı, 1 ay sonra Diyarbakır’a vardı İsveçli gezgin 8 Nisan’da Irak’tan yola çıktı, 1 ay sonra Diyarbakır’a vardı

YÖNETMELİK 10 YILDIR HAZIRLANMIYOR

Çok dilli eğitime izin veren yasanın çıkarıldığı ancak bu okulların hangi esas, usul ve yönetmelik ile açılacağına dair bir çalışmanın yapılmadığını ifade eden Bayar, 10 yıldır yönetmelik hazırlanmadığı için okulu açamadıklarını söyledi. Bayar, “Bu durumda şu soruyu sormak istiyoruz: Acaba bu program ile açılacak bir özel okula dair yönetmelik, esas ve usuller belirlenmemiş midir? Çünkü, bizim ulaştığımız sonuç, yasa olarak izni verilmiş ama hangi esas, usul ve yönetmelik ile açılacağına dair bir çalışmanın yapılmamış olduğu yönünde. Yasada ifade edilen, ‘Bu kurumların açılmasına ve denetimine ilişkin esas ve usuller, Millî Eğitim Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir’ kısmına dair bir çalışmaya ulaşamamış bulunmamızı bu şekilde yorumluyoruz.”

Editör: Ferit Aslan