Çin’in 2020 yılında gerçekleştirdiği Chang’e 5 misyonu ile Ay’dan Dünya’ya getirilen 1.731 gramlık toprak ve kaya örnekleri, uluslararası bilim dünyasına açıldı.
İngiltere’den Etiyopya’ya, Rusya’dan Amerika Birleşik Devletleri’ne kadar pek çok ülkeden araştırmacılar bu eşsiz numuneleri inceleme fırsatı buldu. Ancak, ABD merkezli bilim insanları için işler o kadar kolay değil. Sebep: 2011 yılında yürürlüğe giren ve NASA ile Çin arasında iş birliğini yasaklayan Wolf Değişikliği Yasası.
WOLF DEĞİŞİKLİĞİ: BİLİMİN ÖNÜNDEKİ SİYASİ ENGEL
Wolf Değişikliği, adını Cumhuriyetçi Senatör Frank Wolf’tan alıyor ve ABD’nin Çin Ulusal Uzay İdaresi (CNSA) ile doğrudan bilimsel iş birliğini Kongre izni olmadan yasaklıyor. Amaç, Amerikan uzay teknolojilerinin Çin tarafından askeri amaçlarla kullanılmasını engellemek. Ancak bu yasa, bilim insanlarının tarafsız ve uluslararası iş birliğine dayalı çalışmalarını da sekteye uğratıyor.
Bu kapsamda, Chang’e 5 göreviyle getirilen örneklerin NASA tarafından finanse edilen araştırmalarda kullanılması mümkün değil. Yine de Stony Brook Üniversitesi’nden gezegen bilimci Timothy Glotch, kendi kurumu tarafından özel olarak finanse edilen bir proje aracılığıyla bu örneklerden bir kısmına ulaşmayı başardı.
AMERİKALI BİLİM İNSANI ÖRNEKLERİ ÖZEL FONLA ARAŞTIRIYOR
Timothy Glotch’un ekibi, örneği analiz ederken, materyalin termal özelliklerini belirlemeye çalışıyor. Bu çalışma, numuneyi yüksek sıcaklıklara maruz bırakarak Ay yüzeyinin farklı bölgelerinde ısı dağılımını ve volkanik geçmişini anlamaya yönelik önemli veriler sağlayabilir. Ne var ki, bu analiz numunenin fiziksel olarak yok edilmesi anlamına da geliyor.
Glotch, bu örneklerin Apollo görevlerinden elde edilenlerle doğrudan karşılaştırılabilmesini son derece değerli bulduklarını belirterek, ''Çünkü Çin'in topladığı bu bazaltik materyalin, Apollo görevlerindekilere kıyasla milyarlarca yıl daha genç olduğu ortaya çıktı. Bu, Ay’ın sanılandan çok daha uzun süre volkanik olarak aktif kalmış olabileceğini gösteriyor — belki de sadece 120 milyon yıl öncesine kadar'' dedi.
AVRUPALI ARAŞTIRMACILAR DA İNCELEMEDE
Chang’e 5 örneklerini inceleme fırsatı bulan bir diğer bilim insanı ise İngiltere Açık Üniversitesi’nden Mahesh Anand, Çin’den 60 miligramlık örneği “ödünç” olarak aldıklarını ifade ederek, bu numuneleri 1.400 santigrat dereceye kadar ısıtarak argon, kripton, karbon, azot ve oksijen gibi elementlerin izini sürdüklerini ve bu analizlerin Güneş Sistemi'nin erken dönemlerine dair önemli ipuçları sağlayabileceğini bildirdi.
GEÇMİŞTEKİ İŞ BİRLİKLERİ BUGÜNE UMUT OLABİLİR Mİ?
Tarih, ABD ve Sovyetler Birliği gibi rakip güçlerin bile uzay araştırmalarında iş birliği yaptığına tanıklık etti. 1975’teki Apollo-Soyuz ortak misyonu, bu bağlamda çarpıcı bir örnek. Ancak günümüzde Wolf Değişikliği gibi yasalar, bilim insanlarının elini kolunu bağlıyor. Çin ile ABD arasında uzay alanında yapılacak olası bir iş birliği, yalnızca teknolojik değil, aynı zamanda diplomatik anlamda da bir köprü kurabilir.
Şimdilik, Chang’e 5 örnekleri dünyanın birçok ülkesinde analiz ediliyor. Ancak bilimin evrensel doğasına rağmen, bu paha biçilmez Ay tozları NASA laboratuvarlarından uzakta kalıyor.