Meral Özdemir/özel haber

Peki oldukça zahmetli bir ürün olan şehriye nasıl hazırlanır, şehriye kesmek için neye ihtiyaç var. 

İşte Diyarbakır'ın geçmişten günümüze kadar uzanan ancak son zamanlarda sadece nostaljik gecelerde karşımıza çıkan şehriye kesme geleneği ve hazırlanışı;


Ürünün ayırt edici özellikleri: 

Diyarbakir yöresinde yetiştirilen ve un değirmenlerinde ögütülerek hazır hale getirilmiş un. Kıl keçisi sütünden elde edilen tereyağından elde edilen sadeyağ.

Hazırlanışı:
 
Bakır teştin içine un ve tuz konarak üzerine su azar azar eklenere karıştırılır. Hazırlanan katı hamurun biraz yumuşaması için sadeyağ ile yoğurulmaya devam edilir. Hamurun sakız haline gelene kadar yoğurulması ve özleşmesi gerekir. Hamur parçalara ayrılır ve kurumasını engellemek için üzerinin örtülebileceği bir kaba alınır. Temiz bir örtü etrafında oturan bayanlara verilerek, şehriye kesme işlemine başlanır. Hamur avuç içinde çok az yağlanır. Kesilen şehriyeler birbirine yapışmasın diye temiz örtünün zerinde dağıtılır. Kuruması için bir gün bekletilir. Tava veya fırında kavrulur. Kavrulan şehriyeler soğumaya bırakılır ve daha sonra kullanılmak üzere kaldırılır. 2 bulgur, 1 şehriye ölçüsü olacak şekilde de karştırlarak daha sonra kullanılmak üzere kaldırılır.

Diyarbakır Şehriye Günleri üzerine geçmişte yazılmış çok yazı var. Bunlardan biri de gazeteci-yazar Mehmet Mercan'a ait. 

Adana'da bir süre önce hayatını kaybeden Diyarbakırlı gazetci ve yazar Mehmet Mercan "Eski Diyarbakır’da kış hazırlığı" başlıklı yazısında şehriye kesme geleneğini şu sözlerle anlatmış:

"Şa’re Kesme; Evlerde, “şa’re (şehriye) kesme” zamanı genellikle ekim ve kasım aylarıdır. Şa’re kesme, Diyarbakır’da imecenin en güzel uygulandığı gelenektir. Yakın komşular, akrabalar şa’re kesilen eve gelir, yardım ederler. Evin hanımı konuklara çay, çerez, evde yapılmış tatlılar, çörekler ikram eder. Şa’re kesme sırasında kadınlar hem sohbet eder, hem mani yarışmaları yaparak eğlenirler. Bu sırada doğaçlama yapılan yarışmalarda ve atışmalarda kadınlar, kızlar, mahalledeki sevdalılar üzerine, şehirde meydana gelmiş önemli olaylar üzerine maniler yakar, şarkılar, türküler söylerlerdi. Denilebilir ki şa’re kesme günleri Diyarbakır manilerinin, türkülerinin doğduğu ortamlardır."
 

Editör: Meral Özdemir