Şimşeklerin dansı tarihi aydınlattı Şimşeklerin dansı tarihi aydınlattı

Meral Özdemir

Günümüzde çoğunlukla alışveriş merkezlerinde ayakta kalma çabası veren sinemalarda, dijitale geçmeden önce filmler makaralara sarılan şeritlerden perdeye yansırdı.

Sanat, eğlence, belgesel, eğitim, tanıtım ve reklam amaçlı konuları içerse de  kültürel miras olarak kabul edilen filmler, çekildiği ya da içeriğindeki döneme ait pek çok bilgiyi de barındırır. 

Dijital Öncesi Filmler Şeritten Izlenirdi

Siyaset, yaşam tarzı, kültürel etkinlikler, tüketim biçimleri ve sanat akımları gibi insanı doğrudan ilgilendiren ve etkileyen birçok unsur, filmlerde görsel ve işitsel olduğu gibi dramatik anlatımlar ve seslendirmelerle de sunulur. 

Başka bir deyişle filmler birden çok konuda bilgi içermesi ve bunları bir arada sunması gibi bir ayrıcalığa sahiptir. 

''MAKİNİİİİİST''

Dijital Öncesi Filmler Şeritten Izlenirdi3

Dijital ortama geçmeden önce film çekimi oldukça maliyetli ve zahmetli bir işti.  Analog dönemde, film (Fransızcadaki péllicule kelimesi Türkçeye pelikül olarak yerleşmiştir. Genellikle sinema filmini kast etmek için kullanılır) ışığa duyarlı milyonlarca gümüş taneciğinin üzerine sürüldüğü, selülozdan üretilen bir taşıyıcı tabaka ve diğer koruyucu katmanlardan oluşan ve genellikle kenarlarında delikler bulunan bir şeritten oluşurdu.

Bu şeritler sinema salonlarında makinist olarak adlandırılan görevli tarafından oynatıcıya yerleştirilirdi. Büyük makaralar döndükçe, ışık aracılığıyla şeritteki görüntü beyaz perdeye yansır ve film başlardı.

Makinede dönen film şeritleri zaman zaman kopar ve film kesilirdi. Bazen en heyecanlı yerinde filmin kesilmesiyle seyirciler tarafından ıslıklar çalınır, ''makiniiiist'' diye tepkiler gösterilirdi. Günümüzde 50 ve üzerindeki yaşa sahip sinemaya gidenlerin çoğunun bildiği sahnelerdi bunlar. 

Dijital ortamla bu ve benzeri sahneler geride kalırken, filmler artık kesintisiz, daha net izlenebilir hale geldi.

TÜRKİYE'NİN İLK DİJİTAL FİLMİ

D O K U Z

Türkiye'de ilk dijital film 2002 yılında çekildi. Filmin adı ''9'' Türkiye yapımı bir Ümit Ünal filmi 15 Kasım 2002'de gösterime girdi. 

Baştan sona dijital olarak çekilen filmde, İstanbul'da bir mahallede kimsesiz bir kızın öldürülmesi üzerine yapılan sorgu ele alınıyor. 

Film boyunca şüpheli 6 kişi polis kamerasına konuşur. Bunun dışında filmde yer alan görüntüler ise, karakterlerden birinin el kamerasıyla çekilenlerdir. 

Filmin bu yapısı, dijital çekimi gerekli ve doğal kılmıştır. 21. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nin "Ulusal Yarışma Bölümü"nde yarıştığı sırada sansürlenmek istenmiş, ancak tepkiler ve üst kurulun incelemesi sonucunda film, işletme belgesi aldığı belirlenince, sansürden kurtuldu.

DÜNYANIN EN UZUN FİLMİ

Film RulosuFilm izlemek hemen hemen birçok kişinin keyifle yaptığı aktiviteler arasında yer alır. Kimi zaman öğrenmek kimi zaman gülmek kimi zaman da korkmak için izlediğimiz filmler genellikle 3 saati aşmaz. Ancak 2012 yılında yapılan bir film süreleri altüst ederek, dünyanın en uzun filmi olmaya hak kazandı.

Dünyanın en uzun bu filmi “Logistics”. İsveçli iki yönetmen Erika Magnusson ve Daniel Andersson tarafından yapılan film, 2012 yılında gösterime girdi. Film, tam 35 günlük bir süreye sahip. Film, 2010 yılında yola çıkan bir konteyner gemisinin dünya turunu anlatıyor.

(Dergipark.org)


 

Kaynak: Meral Özdemir