Bir yakınınızı kaybettiniz. Onunla ilgili son bir anıya ulaşmak istiyorsunuz: belki Spotify’daki en sevdiği şarkı, belki de size yazdığı bir mesaj. Ancak dijital hesaplarına erişim yok. Şifre bilinmiyor, platformlar güvenlik gerekçesiyle girişe izin vermiyor. O anda fark ediyorsunuz: dijital dünyadaki izi, onunla birlikte silinip gitmiş.

Artık hayatımızın büyük bir kısmı dijital ortamda geçiyor. Müzik listeleri, sosyal medya profilleri, mesajlaşmalar, fotoğraflar, e-postalar… Tüm bu veriler, sadece günlük alışkanlıklarımızı değil, aynı zamanda kimliğimizi, anılarımızı ve ilişkilerimizi temsil ediyor. Ancak dijital miras konusu, hâlâ çoğumuzun göz ardı ettiği bir alan.

DİJİTAL MİRAS NEDİR?

Dijital miras iki temel gruba ayrılır: dijital varlıklar ve kişisel dijital içerikler.

Dijital varlıklar, ekonomik değeri olan unsurlardır. Örneğin, kripto paralar, alan adları, çevrimiçi işletmeler, gelir getiren sosyal medya hesapları ve dijital ürünler bu kategoriye girer.

Kişisel dijital içerikler ise daha çok manevi ve duygusal değer taşır. Aile fotoğrafları, özel videolar, e-postalar, mesajlaşmalar ve bulut hizmetlerinde saklanan belgeler bu kapsamdadır.

Bunlara ek olarak; davranışsal veriler (Spotify dinleme geçmişi, Google aramaları, Netflix izleme listeleri gibi) da kişinin dijital kimliğini oluşturan önemli izlerdir.

PLANLANMAMIŞ DİJİTAL MİRAS: KAYBOLAN ANILAR

Sevilen birinin ölümünden sonra dijital verilerine ulaşmak, çoğu zaman teknik ve yasal engellerle karşılaşır. Platformların gizlilik politikaları, kullanıcı dışındaki kişilere erişim izni vermez. Şifre bilinmiyorsa, hesaba erişim neredeyse imkânsız hale gelir.

Bu durum yalnızca maddi değil, duygusal anlamda da büyük kayıplara neden olabilir. Kaybolan bir müzik listesi, yıllarca biriktirilmiş dijital fotoğraflar ya da bir vedayı içeren son mesaj... Hepsi birer dijital kalıntı olarak erişilemeden yok olabilir.

DİJİTAL MİRASINIZ İÇİN NE YAPMALISINIZ?

Tıpkı fiziksel varlıklar için vasiyetname hazırladığımız gibi, dijital varlıklarımız için de bir plan yapmalıyız. Uzmanlar, şu adımları öneriyor:

Tüm dijital hesap ve varlıkların detaylı bir envanterini çıkarın.

Şifreleri güvenli bir parola yöneticisinde saklayın ve erişimi bir dijital yöneticiye bırakın.

Önemli içerikleri yerel olarak yedekleyin.

Hangi verilerin korunmasını, hangilerinin silinmesini istediğinizi yazılı olarak belirtin.

Facebook (Eski İletişim Kişisi), Google (Etkin Olmayan Hesap Yöneticisi) ve Apple (Dijital Miras Kişisi) gibi platformların sunduğu ölüm sonrası erişim araçlarını aktif hale getirin.

Mümkünse hukuki danışmanlık alın ve dijital vasiyetinizi resmi hale getirin.

STANDARTLAR YETERSİZ, RİSKLER ARTIYOR

Bugün pek çok dijital platform, hesapların yalnızca anıtlaştırılması ya da silinmesine izin veriyor. Oysa değerli olan; mesajlaşmalar, izleme geçmişi, yorumlar gibi daha derin veriler.

Üstelik yapay zekâ ile oluşturulan dijital avatarlar gibi yeni teknolojiler, ölüm sonrası verilerin geleceğine dair yeni tartışmalar başlatıyor. Bu verilerin nasıl korunacağı, kim tarafından yönetileceği ve ne süreyle saklanacağı henüz belirsiz.

Avustralya Standartlar Kurumu ve New South Wales Hukuk Reform Komisyonu gibi kurumlar, bu konuda yeni çerçeveler geliştirmek için çalışmalara başladı. Ama hâlâ küresel ölçekte net bir standart bulunmuyor.

UNUTMAYIN: VERİLERİNİZ SİZİN HİKAYENİZ

Dijital miras yalnızca bir güvenlik ya da mülkiyet meselesi değil. Aynı zamanda anılarımızı, ilişkilerimizi ve kimliğimizi geleceğe taşımanın bir yolu.

Öğrenciler Demir Çağı kadını yeniden canlandırdı
Öğrenciler Demir Çağı kadını yeniden canlandırdı
İçeriği Görüntüle

Dijital mirasınızı planlamak, sevdiklerinize bırakabileceğiniz en anlamlı şey olabilir. Henüz geç değil; bugünden başlamak, yarın unutulmaz izler bırakmak için en iyi adım.

Kaynak: Sience Alert