Yahudi Kürtler Diyarbakır’ı ne zaman terk etti?
Özgür Ayaydın
1870 ve 1965 yılları arasında Diyarbakır’da yapılan nüfus sayımlarına bakıldığında gayrimüslim nüfusundaki büyük düşüş dikkat çekiyor.
Diyarbakır Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği’nin “Kent Hafızası” sergilerinden olan, “Diyarbekirlilik’te kesişen Adetler, Tatlar, Sesler, Dokular” sergisinde Antropolog Prof. Dr. Suavi Aydın, kentin geçmişine ışık tutuyor. Diyarbakır’ın toplumsal ve kültürel hayatından konuşurken, inançlar, etnik kimlikler, diller bakımından çeşitlilik sanki şehrin tarihinin derinliklerinden kalmış bir niteliği gibi belirirken, Anteropolog Aydın, bu kozmopolitizmin derinliğini tarihselliğini içinde ele alarak başladığı sergide Yahudi Kürtler ile ilgili bilgilere de yer veriyor. Diyarbakır’daki Kürt Yahudiler ile ilgili bilgiler şöyle:
“Kürt Yahudileri de denilen Diyarbekir Yahudileri, Çermik Yahudileri ile birlikte, 1948 yılında İsrail Devleti'nin kurulmasıyla birlikte şehri terk etti. Böylelikle bu kozmopolit metropol erken Cumhuriyet döneminde, modernleşme ve uluslaşma aygıtlarının bir araya toplandığı idari bir merkez haline dönüştü. Aynı zamanda çevredeki daha küçük şehir ve kasabaların ve kendi köylerinin hizmetlerini gören, 3. ve 4. kademe merkezlere has işlevlerini yerine getiren bir yerel merkez haline geldi. Diyarbekir'in geçmişini temsil eden dinsel ve etnik çeşitliliğine ilişkin izler ise ne yazık ki erken Cumhuriyet döneminden itibaren ciddi bir tahribata uğradı, büyükçe bir kısmı ise tamamen yok oldu”
Diyarbakır’ın 1870 ve sonrasındaki nüfus sayımları
Çalışmaya göre, Diyarbakır’ın 1927 sayımı verilerine göre vilâyet sathinda (köyler dâhil) Ermenilerin sayısı 2.490, Katolik ve Protestanların sayısı 402, Yahudilerin sayısı ise 392’di. Az sayıdaki Süryani nüfus, Ermenilerin içinde sayılmış. Buna karşılık Müslüman nüfus 185 bin. Halbuki 1870 tarihli Diyarbekir Salnâmesi'nde şehirdeki Müslümanların nüfusu 9.800, Katolik ve Ortodokslar dâhil Ermenilerin 7.500, Süryani ve Süryani Katoliklerin toplamda 1.500, Keldanilerin yaklaşık 1.000, Rum Ortodoks ve Katoliklerin toplamda 360, Protestanların 650 ve Yahudilerin 280 kişiydi. Gayrimüslimlerin toplamı Müslümanlardan fazlaydı. (Yaklaşık 11 bin gayrimüslime karşılık, 9.800 Müslüman.)
Nüfus sayımlarında ana dil durumu
Daha önce yapılan nüfus sayımlarında ana dil ile ilgili sorularında sorulduğu belirtilen çalışmada, “1927 sayımında vilâyet sathinda anadilini Kürtçe beyan edenler 132 bin, Türkçe diyenler 56 bin, Arapça diyenler 2.200, Ermenice beyan edenler ise yaklaşık 1.000 kişi. Kürtçe konuşanlar vilâyet içinde nüfusun yüzde 68'ini oluşturuyor” denildi.
“Ana dilini Türkçe beyan edenlerin çoğu Zaza bölgesinden”
19. yüzyılın sonlarındaki nüfus oranları üzerinden bakıldığında, Ermenilerin ve Süryanilerin şehir nüfusundaki oranı yüzde 43'ler mertebesinden yüzde 3'lere gerilediği belirtilerken, anadilini Türkçe beyan edenlerin çoğunluğunun Zaza bölgesinde (Ergani, Çermik ve Çüngüş) bulunması ise ilginç bir durum olarak değerlendirildi. Ana dil sorularının sorulduğu son nüfus sayımının 1965 sayımında Diyarbakır genelinde anadilinin Kurmanci ve Zazaki/Kirmancki olduğunu beyan edenlerin sayısı 294 bine (toplam nüfusun yaklaşık yüzde 62'si) ulaştığı, aynı sayımda Türkçe diyenler 178 bin olduğu vurgulandı.