Ayşegül Yaşar/Özel Haber
Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren Alvero Concept, yanmaz kapı, mutfak ve banyo malzemesi üretiyor. 15 yıldan bu yana faaliyette olan Akmeşe Mobilya Firması toplam 400 kişi istihdam ediyor. Çevre belgesine de sahip olan ve kendi elektriğini üreten firma, atıklarını da geri dönüşüme kazandırıyor. Firma, Türkiye’nin 6 bölgesi ile ingiltere, Irak, Gürcistan ve Kıbrıs’a mobilya gönderiyor.
Şu anda Gürcistan’da 950 odalı otelin sabit mobilyalarını üreten Firma, İngiltere’nin başkenti Londra’da ise 142 yıllık tarihi bir binanın mobilyalarını Diyarbakır’da yapıyor. Londran’daki tarihi bina 1881 yılında kütüphane olarak inşaa edilmiş, şimdi ise 75 odalı bir butik otel dönüştürülmüş.
Diyarbakır firmasını bir fuarda görüp sipariş veren Londra’daki Limehause Library Hotel’in her odasında farklı bir hikaye var. Siyaset, sanat, edebiyat, bilim ve felsefe dünyasınndan tanınmış kişilerin hikayelerinin yer aldığı konseptte Türk şahsiyetlerin adına hazırlanmış odalar da var. Çalışmalarıyla ilgili bilgi veren firma yönetim kurulu başkanı Medeni Dilek, fabrikalarının toplam 31 dönüm arazi üzerine kurulduğunu ve 18 bin metre karelik kapalı alanlarının olduğunu belirterek, şöyle dedi:
“Hayalim Amerika piyasasına girmek”
“Fabrikada 400 kişi istihdam ediyoruz. Bunların 255 içeride çalışıyor 150’si ise montaj ekibinde görev alıyor. Burda yaptığımız iş tamamiyle sabit mobilya. Proje bazında hotel, hastane ve konut mobilyaları yapıyoruz. Yaptığımız mobilyalar arasında konutların, mutfak, banyo, kapı, vestiyer ve giyinme odası gibi bölümleri var. Bunları konsept bazında yapıyoruz. Hastanelerde de öyle. Şu anda İngiltere’nin başkenti Londra’da yaklaşık 150 yıllık bir binanın otele dönüşmüş hali var, onun mobilyalarını yapıyoruz. Burdan Diyarbakır’dan. Otelin en büyük özelliği de 75 odasının her birine dünyaca ünlü yazar veya düşünürün adının verilmiş olması, odalarda onları tanıtan hikayelerin yer alması. Türkiye’den Nazım Hikmet, Yaşar Kemal ve Zülfü Livaneli’nin odalarını gördüm. Bunun gibi dünyada ünlü olan özellikle yazarların odaları mevcut. Onların bütün mobilyalarını biz burdan Diyarbakır’dan gönderiyoruz, montaj dahil yapıyoruz. Ayrıca Gürcistan’da Mario Otel var. 955 odalı bir otel. Bu da bizim uluslararası projelerimizden biri. Erbil’de çok büyük işler yapıyoruz. 2 şirketin toplamda 6 bine yakın konutunun mobilyasını yapıyoruz. Türkiyede toplam 6 bölgede işimiz var. Samsun, izmir, Antalya ve Ankara’da varız. Şehir Hastaneleri, konut, oteller yapıyoruz. Bunların bütün ahşap işlerinden tutun, duvar giydirmeye kadar yapıyoruz. Şu anda bize Almanya ve Kanada’dan talep var. Hayalimde Amerika var, ne zaman ki oraya ürün sevkedersem o zaman ideallerime yaklaşmış olurum. Şuanda hedefimiz Amerika piyasasına girmek.”
“Kitabın gelirini depremin öksüz ve yetim bıraktığı çocukların eğitimine bağışlayacağım”
Medeni Dilek, iş insanı olmasının yanı sıra aynı zamanda bir yazar. Bir süre önce Doğan Kitap’tan “Tok Evin Aç Kedileri” isimli bir kitabı çıktı.
Kitabı için imza günü düzenleyen Dilek, elde ettiği geliri Kahramanmaraş merkezli depremde anne ve babasını kaybeden çocukların eğitimine harcayacak.
Dilek, bu konuda da şunları söyledi;
“Doğuda iş adamı olmak aslında zor. Bir de yazar olmak daha da zor. Şu anda iki rengim var; bir yazarlık, diğeri iş dünyası. Bu kitabı yazmamın nedeni yaşadığım batış ve çıkış hikayem. 11 yaşındaki bir çocuğun aslında başarı hikayesi, sanayiciliğe doğru giden bir macerası da var. Bunu neden yazdık ? Şu andaki çocuklarımıza, gençlerimize ders niteliğinde olsun istedim. Tecrübelerimi aktarmayı arzu ettim. Kitabın gelirini deprem bölgelerimizde yetim ve öksüz kalan çocuklarmızın eğitimine harcayacağız. Bu projemizde 4 yılda 100 bin kitap dağıtmayı düşünüyoruz. İnşallah iyi bir örnek olur. Bu aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesidir. Kitabın gelirini o çocuklara vereceğiz. Depremde annesini babasını kaybetmiş çocuklara vereceğiz. Çünkü ekmek, elbise her yerde var, ama eğitimdeki eksikler her yer yok. Desteğimizi o yöne vereceğiz. Planlarım arasında 4 yıl içerisinde 100 üniversitede konferanslar vermek te var. İlk konferansımızı Dicle Üniversitesi’nde vereceğiz. Bunların hepsi sponsor desteğiyle olacak. İş insanlarımız da bu projemi destekliyor. 100 bin kitapla 100 bin kişiyle yüzleşmeyi düşünüyoruz. Hedefimiz bu.”
