İktidar partisi için beklenmedik bir gerilemeyle sonuçlanan seçimlerde bir çok belediye el değiştirdi. Yıllardır AKP'nin yönettiği bazı belediyeler CHP'ye geçti.

Belediyelerdeki bu değişimle akla ilk gelen usülsüzlükler oldu. Usülsüzlüklerin bu kadar bariz şekilde yapıldığı bir dönem olmadı sanırım. Öyleki, seçimleri 31 martta kaybetmesine rağmen, koltuğu terk etmeyen ve halen trilyonluk ihaleler peşinde koşan ve ihale verenler var. 

Öyle bir hal almış ki yıllardır oturudukları o koltuk ellerinden gidince telaş içinde yangından mal kaçırırcasına hareket edilmesi, bazı şeylerin saklanmaya çalışılması, evrakların yok edilmesine yönelik girişimlerde bulunulmasının tek amacı var; şaibe.

Ancak, şu da unutulmamalıdır ki, bir şey ne kadar saklanmaya çalışılırsa çalışılsın, eninde sonunda ortaya çıkacaktır.

Eğer kendinizden eminseniz, ''alnım açık'' diyorsanız, bu tür durumları yaratmaz ve bu yollara başvurmazsınız. Usülüne göre devir teslim yapar ve çekilir, yerinizi yeni kazanan adaya teslim edersiniz. Olması gereken bu. Maalesef bunu yapmak yerine kaybeden bazı belediyeler, camilerde cemaate iftar sonrası verdikleri çayı bile kesti. Kaybetti diye iftar çadırını açmayanlar oldu, çöpler toplanmadı. 

Bu da onlar gibi olmayanlara hizmetin verilmediği, halk için değil, kendileri için çalıştıklarını gösteriyor.

Gözlerini kör eden güç şarhoşluğundan olanı biteni göremeyen, duymayan halktan kopan ve aç olduklarını söyleyenlerin feryadına umursamayan bu kesimin nobranlığı, kibirliği seçime damgayı vurdu. Kısaca bir kesim açlığı yaşarken, bir kesimin de şatafat içinde yaşadığı gibi insanları rencide edici açıklamalar bu sonucu doğuran nedenlerden biri.

Yeni seçilenler daha tam koltuklarına oturmadan usülsüzlük, yolsuzluklar gündeme oturdu. Yıllarca belediyeye gitmeden maaş alanlar, yani bankamatik memurları, keyfi verildiği ileri sürülen ihaleler, usülsüz alımlar, gider ayak personel alımı yapanlar ve benzeri açıklamalar gündem oluşturmaya başladı.

Yolsuzluk riskine en açık kurumlar belediyelerdir. Bu nedenle belediyeler yolsuzluğun en fazla olduğu düşünülen yerler arasında bulunuyor. 

Ülkenin şeffaflığa ve güvene ihtiyacı var. Açık ve şeffaf yönetimlere ihtiyaç var. Şeffaflığın olmadığı yerde güven olmaz, demokrasi güçlenmez. 

Kamuoyu yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin açığa çıkarılmasını istiyor. Yolsuzluklara bulaşan, usulsüzlük yapanlar hesap vermelidir. 

Demokratik değerleri korumak ve halkın iradesine saygı göstermek, gelecek için hayati önem taşır.