Halkların Demokratik Partisi , "kararın siyasi bir darbe olduğunu ve Kürt halkının siyasi iradesine dönük düşmanca bir tutum olduğunu" bildirdi.

Olağanüstü toplanan partinin Merkez Yürütme Kurulu, kayyum politikasına karşı kesintisiz eylem yapma kararı aldı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, "Halkın özgür iradesi ile seçtiği belediye başkanlarına yapılan; demokrasiye yapılmış bir darbedir. Kayyım yağmalarını gün yüzüne çıkarttıkları için mi demokrasiye darbe yaptınız?" ifadelerini kullandı. 

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu "Yeni bir darbeyle karşı karşıyayız. Darbeler sadece tankla, topla olmuyor. Halkın iradesine darbe, sandığa darbe yapıldığını da hep birlikte görüyoruz" açıklamasında bulundu. 

CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu "31 Mart Yerel Seçimlerinde milletin oylarıyla seçilmiş Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlarının görevlerinden alınarak yerlerine kayyım atanması demokrasiyle ve demokratik teamüllerle izah edilemez. Milletin iradesini yok saymak kabul edilemez" ifadesinde bulundu.

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın "Diyarbakır, Mardin ve Van halkının iradesine ipotek konulmuştur. .. Neden 4 ay önce seçimlere girmelerine müsaade edilenler, bugün görevden alınıyor? Alınan bu karar Türkiye'nin ve bölgenin geleceği açısından sağduyu ve akl-ı selimden uzaktır." ifadelerini kullandı.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu kayyım atanmasından dolayı tebrik ederek başarılar diledi. 

Bahçeli belediyelerle ilgili alınan tedbirin büyük, yerinde ve önemli bir operasyon olduğunu bildirerek, "hükümete ve size desteğimiz tamdır" ifadelerinde bulundu.

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici "Teröre, terör örgütüne aleni destek veren, terörü meşru görmenin ötesinde, polisimizi, askerimizi şehit eden teröristlerin cenazelerine katılarak sahip çıkan sözde belediye başkanlarının görevlerinden uzaklaştırılarak yerlerine kayyım atanması uygulaması yerinde olmuştur" dedi.

Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Önder Aksakal "İçişleri Bakanlığının gerekli inceleme ve tespitleri sonucu PKK/KCK terör örgütleriyle organik ilişkileri ortaya çıkarılan üç büyükşehir belediye başkanının görevden uzaklaştırılmaları, devletin asli görevini yerine getirme sorumluluğunun tezahürüdür" ifadelerinde bulundu.

Türkiye İşçi Partisi "Görevden alınan belediye eşbaşkanlarının görevlerini layığıyla yerine getirmeye çalışan isimlerdir. Türkiye İşçi Partisi olarak, seçilmiş belediye Eşbaşkanları Selçuk Mızraklı, Bedia Özgökçe Ertan ve Ahmet Türk’ün, partileri HDP’nin ve en temel haklardan biri olan seçme hakkı ellerinden alınmaya çalışılan yurttaşlarımızın yanlarında olduğumuzu ilan ediyoruz." açıklaması yaptı.

Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan "Diyarbakır, Van ve Mardin belediye başkanlarının görevden alınması ile devam ettirilen operasyonlar ve kayyım süreci kabul edilemez bir demokrasi ihlalidir. Esasında bütün bir halkın iradesinin gaspıdır. AKP iktidarının bundan sonra yürüyeceği yolun daha fazla baskı, daha fazla hak ihlali olacağının işaretidir" ifadelerini kullandı.

Eski cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eski başbakan Ahmet Davutoğlu atamalara tepki gösterdi.

Gül, "Daha yeni seçilmiş belediye başkanlarının 'bu şekilde' görevden alınmaları demokrasimiz için doğru olmamıştır" ifadesini kullanırken, Davutoğlu, "Kısa süre önce gerçekleşen seçimlerle göreve gelen Mardin, Diyarbakır ve Van Belediye Başkanları’nın idari tasarrufla görevden alınması demokratik sistemin ruhuna aykırıdır. Seçimle gelenlerin seçimle ayrılması milli irade ilkesinin gereğidir" ifadelerinde bulundu.

İnsan Hakları Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Türk Tabipleri Birliği, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu ve Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu 'ne bağlı şube temsilcilikleri atanan kayyumlara karşı ortak açıklama yaptı ve uygulamaya karşı olunduğu ifade edildi.

Türkiye Barolar Birliği'ne bağlı çeşitli illerdeki 30 baro büyükşehir belediye başkanlarının görevden alınmasına ilişkin açıklama yaparak "Bizler; barış içinde bir arada yaşama fikrini, demokratik hukuk devleti idealine olan inancı da tümden ortadan kaldıran bu hukuk dışı uygulamayı kabul etmiyoruz. OHAL uygulamalarının devamı olan bu hukuksuz uygulamadan vazgeçilerek, görevden uzaklaştırılan belediye başkanlarının derhal görevlerine iadesini talep ediyoruz" ifadelerinde bulundu.